Google Ads’te rekabette avantaj elde etmenin ve doğru hedef kitleye bütçemiz dahilinde ulaşmanın yollarından biri de bölge hedeflemesinin doğru belirlenmesinden geçer. Bir reklamın özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde başarı sağlaması önce yerel pazarda doğru stratejiler belirlemesine bağlıdır.
Yanlış bölge hedeflemeleri, yanlış hedef kitle için; gereksiz rekabete, açık artırmalara girerek bütçenizi boşa harcamanıza ve yeterince performans elde edememenize, dönüş alamamanıza yol açabilir.
1. Doğru Bölge Hedeflemeleri, Doğru Hedef Kitleye Erişmemizi Sağlar
Özellikle fiziksel mağazası da bulunan bir işletmeyseniz, bölge hedeflemeleri ürün ve servislerinizi talep etme ihtimali daha fazla olan bir kitleyle temas kurmanızı sağlar. Örneğin yerel bir kafe işletiyorsanız, öncelikle işletme yakınlarınızdaki hedef kitleyle bağlantı kurmanız size daha anlamlı sonuçlar sunar.
Ya da belki de bir ayakkabı mağazanız var. Tüm Türkiye’ye dağıtımınız mevcut olsa dahi yakınlarınızdaki kullanıcılara özel teklif ve indirimler sunarak mağazanızdan fiziki olarak alışveriş yapabilmelerine olanak tanıyarak çevrimdışı trafiği de artırabilirsiniz.
2. Doğru Bölge Hedeflemeleri Bütçenizi Korur
Küçük ya da orta ölçekli bir işletme olarak, dijital reklam maliyetleri ilk etapta sizi endişelendiriyor olabilir. Ancak doğru bölge hedeflemesi ve doğru reklam stratejileri ile endişe etmenize hiç gerek yok. Çünkü bölge hedefleme özellikleri bütçenizi tam olarak sizin hizmet ve ürünlerinizden faydalanabilecek potansiyel müşterilerinize harcamanızı sağlar.
Yerel bir kafe işletiyorsanız ve temel pazarlama amacınız işletmenize müşterilerinizi fiziken çekmek ise, reklamlarınızı işletmenize gelemeyecek şehirlerdeki kitlelere açmanıza gerek yoktur.
Bir hediyelik eşya dükkanınız var ve reklam bütçeniz kısıtlı ise, en azından ilk aşamada reklamlarınızı yerel bölgede göstermeyi tercih edebilir, işinizi büyüttükçe reklam bölgelerinizi de opsiyonel olarak genişletmek isteyebilirsiniz.
Bu şekilde ilerlemek reklamlardan elde edilen gelirinizi de artırmanıza yardımcı olabilir.
3. Yüksek Dönüşüm ve Tıklama Oranları
Kullanıcılar genel olarak daha kolay ve hızlı erişebilecekleri, daha kolay muhatap bularak güven duyabilecekleri işletmeleri tercih ederler. Dolayısıyla daha lokal kampanyalar yürütmek kullanıcıların daha yüksek etkileşim göstermesi, reklamı tıklamayı tercih etmesi, dönüşüm gerçekleştirerek işletmeniz için değerli aksiyonlar alması için etkili bir adım olabilir.
Şunu da unutmamak gerekiyor, yine kafe örneğinden gitmemiz gerekirse farklı şehirlerdeki kullanıcılar ilk etapta reklamlarınızı kendi şehrinde ve daha ulaşılabilecek lokasyonlarda sanarak
tıklayabilirler ve yine de tıklama oranınız yüksek gelebilir. Ancak buradaki başarı kıstasımız kafeye fiziki müşterilerin gelmesi olduğundan tıklama oranının yüksek olması kampanya başarısını ölçmekte yetersiz hatta yanıltıcı bir kriter olacaktır.
Elbette tıklama oranımızın yüksek olmasını isteriz, ancak tıklayan kullanıcıların potansiyel müşterilerimiz olmasını ve en nihayetinde bu tıklamaların işletmemizden ürün ya da hizmet satın alımıyla sonuçlanmasını istiyoruz.
4. Daha Derin Analiz Fırsatı
Daha küçük bölgelere yoğunlaşarak kampanyalar yürütmek, bir nevi hedef kitlenizdeki tekil kullanıcılara büyüteç ile bakmak gibidir. Kullanıcı davranışını analiz etmek, dönüşüm yolunda izlediği adımların daha farkında olmak ve müşterileriniz ile nasıl bir iletişim kuracağınızı saptayabilmek açısından önemlidir.
Reklamı bir deney gibi düşünün. Elbette ki astronomik sayısal veriler, tıklama sayıları ve gösterim sayılarının olması; hesapta yüz binlerce veri girişi olması bize daha doğru örneklemler ve nihai sonuçlar için daha güvenilir çıktılar verir. Netice itibariyle aynı bölgedeki aynı demografik özelliklere sahip 50 kişinin internet davranışlarından yola çıkarak, “Evet, tüm Türkiye’de bu demografik özelliklere sahip kullanıcılar bu örneklemdeki gibi davranır ve aynı dönüşüm yolculuğundan geçerler.” demek yanlış olacaktır.
Ancak daha küçük veri girişlerinde yerel reklamlar, özellikle dijital reklama yeni başlayan bir işletme için görece daha küçük bir bütçeyle derinlemesine analiz fırsatı sunar demek de yanlış olmaz.
Bir milyon ziyaretçinin web sayfanız üzerindeki keşif sürecini adım adım izlemeye kıyasla, ilk beş yüz web site ziyaretçisinin davranışlarını izlemek ve vakit ayırabilmek daha kolay olabilir.
5. Kültürel Farklılıklardan Yararlanmak
Pazarlama dünyasında bunun bir adı vardır: Glokalizasyon. Yani “Küresel Düşün, Yerel Hareket Et.”
Bu şekilde anlamlandırması biraz güç olabilir ancak oldukça basit birkaç örnek ile anlatılabilir. Birtakım ünlü gazlı içecek markalarının dini bayramlara özel reklamlar hazırlaması ya da global fast food zincirlerinin milli futbol maçları için özel menüler çıkartarak bunun üzerinden tüm geleneksel ve dijital platformlarda reklamlar yayınlaması olabilir.
Bu pazarlama anlayışı, müşterilerin bölgede yeni olan işletmelere daha kolay adapte olmasını ve daha ılımlı bir tutum gösterebilmesini sağlar. “Buralı olma” hissiyatına dayanır, onların ihtiyaçlarını onlar kadar iyi bildiğinizin altını çizersiniz.
Dolayısıyla, bölgesel ayrılmış reklam kampanyaları yürüttüğünüzde, hedef kitlenizi yakalayabilmek ve onlar ile aynı dili konuşabilmek çok daha kolaydır. Onlara özel içerikler ve kreatifler, onların ihtiyaçlarına yönelik mesaj ve teklifler sunarak etkili reklamlar yapma fırsatına erişirsiniz.
6. Reklam Sıralaması ve Tıklama Başı Maliyetler
Yerel bir kampanya yürüttüğünüzde rekabette avantaj elde etmek görece daha kolaydır. Analiz edeceğiniz rakip sayısı daha az olabilir, belli başlı spesifik anahtar kelimelerinizdeki ilk sayfa tekliflerini takip etmek kolaylaşır, reklam sıralamasında üst konumlara hatta mutlak üst konuma erişmek için yapabileceklerinizi saptamak daha basit olabilir.
Elbette İstanbul gibi metropollerde ve nüfusun çok fazla olduğu şehirlerde bunun garantisini sağlayabilmek mümkün olmayabilir, ancak yine de imkansız sayılmaz.
Hedef kitle seçiminizi de doğru belirleyebilmek için gayret ettiğinizde, anahtar kelime listenizi dönüşüm oranlarınıza göre optimize ettiğinizde, hedef kitlenizin demografik özelliklerini dikkate aldığınızda ve ilgi alanlarını, pazardaki kitlenin internet alışverişi davranışlarını verilere dayalı şekilde gözlemlediğinizde başarı kaçınılmazdır. Performans odaklı reklam vermenin kendisi biraz da budur aslında.
7. Arama Hacmi ve Anahtar Kelime Listeleri
Reklam verdiğiniz bölgeler çok fazla daraldığında, anahtar kelimelerinizin arama hacminin düşmesi de ne yazık ki kaçınılmazdır. Bölge içerisinde ürün ve hizmetlerinizi haftalık, aylık ve yıllık bazda aratan kullanıcı sayısı elbette doğal olarak azalacak ve seyrelecektir.
Burada tek bir kullanıcıyı bile verdiğimiz mesaj ile etkilememiz, artı değer sunmamız ve nokta atışı kreatifler ile beslememizin önemi daha da ortaya çıkacaktır.
Reklam verdiğimiz bölge çok kısıtlı ve dar bir alan ise, bölge kullanıcılarının çok yüksek, sıradışı bir talebi söz konusu değil ise anahtar kelimelerimizi daha dikkatli seçmemiz gerekiyor. Sürekli uzun kuyruklu anahtar kelimeler kullanmak, fazla spesifik anahtar kelimeler seçmek, sadece meslektaşlarımızın ve sektörümüzdeki uzmanların bilip anlayabileceği çok terimsel ifadelerden anahtar kelimeler oluşturmak, ürünlerimizin ismi ve ne olduğundan yola çıkan anahtar kelimeler yerine model kodlarını anahtar kelime olarak kullanmak gibi anahtar kelime stratejileri belki başka koşullarda doğru olma ihtimali taşısa da, bahsi geçen koşul ve durumlarda bizim için yanlış seçimler olacaktır.
Kampanyalarımızın trafik alabilmesi için müşterilerin ürün ve hizmetleri nasıl aratıp bulduğuna, hangi genel ifadelerin daha sık tıklandığına odaklanmak bu durumda daha doğru bir strateji olacaktır. Bölgesel kampanyalar yürütürken bu sebeple Google Ads ekranındaki Anahtar Kelime Aracı’ndan çok daha sık şekilde yararlanmalı, anahtar kelimelerimizin arama hacimlerine ve ilk sayfa tekliflerine bakarak hareket etmeliyiz. Aksi takdirde hiç trafik almayan bir kampanya ile karşı karşıya kalabiliriz.
Ek olarak Google Trendler sayfasını da ziyaret etmenizi öneririz.
Ancak uyarmak isteriz, hedeflediğiniz bölgede arama hacimleri bu denli düşük değilse fazla genel anahtar kelimeler seçip yüksek teklifler vererek ilk sayfaya çıkmak tam tersine alaka düzeyi düşük bir trafik de getirerek gereksiz bir reklam maliyetlenmesi yaşamamıza sebebiyet verebilir. Bu sebeple anahtar kelime aracını kontrol ettiğimiz kadar, arama terimlerimizi de düzenli kontrol ederek reklamlarımızın nasıl sorgulardan tetiklendiğini, hangi arama terimlerinden tıklama aldığımızı, ne kadarının dönüşüm getirdiğini ve ne kadar alakalı bir hedef kitleye ulaştığımızı da aynı oranda kontrol etmeliyiz.
8. Web Site İçeriği
Yerel reklamlarda ziyaretçi sayısı daha düşük dahi olsa web sitemizin teknik ve içerik olarak ulusal ve globale göre aynı oranda güçlü olmasına dikkat etmeliyiz. Kısıtlı bir reklam bütçemiz var ise, web sitemize giren müşterinin hemen çıkması en son isteyeceğimiz şeydir.
Web sitemizdeki hemen çıkma oranı, diğer ismi ile “Bounce Rate” düşük olmalıdır. Çünkü tek bir potansiyel müşterinin bile bizim için değeri hayli yüksektir. Dolayısıyla web sitesindeki kullanıcı deneyimini iyileştirmeli, mobil uyumlu hale getirmeli, müşterinin ilgi duyabileceği ve ihtiyacına yanıtlar bulabileceği içerikler ile zenginleştirmeli, açılış hızını yükseltmeli, reklam verdiğimiz anahtar kelimeler ile uyumlu hale getirmeli ve müşterinin aradığına doğrudan ulaşabilmesini kolaylaştırmak için hedef URL’lerimiz konusunda özenli davranmalıyız.
Örneğin birçok lokasyonda şubesi olan bir spor salonu olduğumuzu varsayalım. Pek çok şubemizin arasından, web site ziyaretçimiz Alsancak şubesi ile ilgileniyor olsun. Bu kullanıcıyı ana sayfaya ya da Kadıköy şubesiyle ilgili sayfaya yönlendirdiğimizde, potansiyel müşterimiz yüksek ihtimalle yanlış web sitesinde olduğunu düşünerek sayfamızı hızlı bir şekilde terk edecektir. Ya da aynı örnek üzerinden ilerlersek, fitness ile ilgilenen bir potansiyel müşteriyi zumba kategorisine yönlendirmek bounce rate’i artırarak kampanyamızı verimsizleştirecektir. Bu durum orta vadede dijital reklamlarımızdan zarar etmemize bile yol açabilir.
9. Yer Öğelerinden Faydalanmak
Yerel reklamlarda, işletme konumunun müşteri için önemli olabileceği senaryolarda yer uzantısı kullanmak bilhassa elzemdir. Reklam öğelerinden faydalanmak aynı zamanda müşterinin sorularına doğrudan yanıtlar vererek aradığını reklamımızda bulabilmesi, fark edebilmesi açısından önemli bir enstrümandır.
Yer uzantısı eklemek müşterimizin işletmemizin yol tarifi almasını sağlar, dolayısıyla doğrudan hızlı bir şekilde temas kurmuş olursunuz. Çevrimdışı trafiği de artırarak birebir pazarlama yapma ihtimalini yükseltir.
Ayrıca müşterinin aklındaki soru işaretlerini bir bakışta azaltacağınızdan, yanlış ve alakasız tıklamaları büyük oranda engelleyerek önüne geçebilirsiniz. Ve dolayısıyla reklam maliyetlerimizde orta vadede büyük tasarruf sağlayabilir.
Ek faydaları ise saymakla bitmez: ekranda daha geniş bir alan kaplayabilir ve bilgi güvenilirliği de hesaba katıldığında çok daha kurumsal bir imajı, daha tıklama gelmeden elde etmiş olursunuz.
Ancak uyaralım: oto kurtarma, araç çekici, kurye gibi sektörlerde hangi bölgelere hizmet verebildiğimiz çok büyük önem taşımasına rağmen; müşterimizin hizmeti işyerimizden gelip aldığı değil, bizim hizmeti fiziken kendisine götürdüğümüz bir senaryoda reklam vermekteyiz. Dolayısıyla bu gibi iş kollarında yer uzantısı eklemek müşteri için yanıltıcı olmaktadır.
10. Reklam Metinleri
Yerel bir işletme olarak kampanyanızdaki başlık ve açıklamalarınızın sizin ilk intibanız, bir nevi vitrininiz olduğunu unutmamak gerekir.
Potansiyel müşteriniz ile ilk burada temas kurarsınız ve aşağı yukarı birkaç saniyeniz var. Dolayısıyla bu vakit çok değerli. Reklam metinlerinizi yazarken potansiyel müşterileriniz ile empati kurmaya çalışın.
Potansiyel müşterinizin ihtiyaçlarına hitap eden mesajlar göndermeye çalışabilirsiniz. Geniş ürün yelpazesi, güvenilir ve hızlı hizmet veriyor oluşunuz, iş yerinizin merkezi ve kolay ulaşılabilir bir lokasyonda bulunması, ekibinizin/kadronuzun uzman ve tecrübeli oluşu, yüksek müşteri memnuniyeti oranlarına sahip olmanız ve buna benzer pek çok artı özelliğinizi vurgulayabilirsiniz.
Ayrıca müşterileriniz ürün ve fiyat kıyaslama aşamasında da olabilir. Bu sebeple dönem içerisindeki indirim, kampanya, promosyonlarınızı ve özel tekliflerinizi de eklemenizi mutlaka öneririz.
Ek bir bilgi olarak “promosyon öğesi” ekleyebileceğinizi de hatırlatalım.
Yerel işletmelerde lokasyonunuzu ayrıca reklam metinlerinde belirtmeniz de sizin avantajınıza olabilir. Örneğin bir dans okulu ya da kreş ararken, müşteriler için en önemli kriterlerden biri sizin hangi ilçede varlık gösterdiğinizdir. Reklam metinlerinde bunun bir bakışta görülebilmesi hem müşterinizin dönüşümünü hızlandırır, hem de yakınınızda bulunmayan ilçelerdeki kullanıcıların dönüşümle sonuçlanmayacak tıklamalarının hiçbir ek özellik ve araç kullanmaksızın önüne kolaylıkla geçebilir.
Yerel bir işletme olmanız, reklam stratejilerinizin kesinlikle daha az önemli olmasını ya da idareten, verimsiz reklamlar vermenizi gerektirmemektedir. Aksine yerel reklamlar bazı durumlarda çok daha fazla hassasiyet isteyen, daha fazla stratejik yaklaşım, optimizasyon ve düzenleme gerektiren reklamlardır.
İşletmeniz için en doğrusu, dijital reklamların gücünden doğru şekilde yararlanarak hedeflerinize bir bir ulaşmaktır.
Daha fazla destek, danışmanlık ve konu hakkında tüm sorularınız için, AdresGezgini web sayfamızı ziyaret etmeyi unutmayın.